Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Varşova’daki Kraliyet Şatosu’nda devlet ve hükümet başkanlarının katıldığı Üç Deniz Girişimi’nin 10. Zirvesi’nin ana genel oturumunda Türkiye’yi temsil etti.
Burada yaptığı konuşmaya ev sahibi ülke Polonya’ya misafirperverliğinden dolayı şükranlarını sunarak başlayan Bakan Abdulkadir Uraloğlu, Üç Deniz Girişimi’nin, Doğu ve Orta Avrupa’da kuzey-güney aksında güçlü bir bağlantı kuşağı kurarak bölgesel kalkınmayı önemli ölçüde artıracağını söyledi.
Uraloğlu, Türkiye’nin söz konusu girişimi en başından beri yakından takip ettiğini belirterek, “Üç Deniz Girişimi, 10 yıl içinde iddialı bir fikirden bölgesel kalkınma ve Avrupa bütünleşmesi açısından dönüştürücü bir güç haline gelmiştir. Viya Karpatya ve Rail Reil Baltika gibi projeler, bu ortak vizyonun somut yansımalarıdır.” dedi.
Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin Üç Deniz Girişimi’ne yönelik stratejik ortaklık başvurusunun ulaşım, enerji ve dijital altyapılar alanında bağlantısallığı artırmaya yönelik, ülkelerin ortak paydasına dayanan ileri bir görüş üzerine inşa edildiğini dile getirdi.
Uraloğlu, Türkiye’nin, Avrupa, Asya, Afrika ve Orta Doğu’nun kesişim noktasında yer alan coğrafyasıyla tarih boyunca bağlantı, ticaret ve enerji açısından önemli bir merkez olduğunu belirterek şöyle devam etti:
“Dünyanın giderek daha fazla bölgesel ortaklıklara yöneldiği bu dönemde Türkiye’nin jeostratejik konumu, ortaklıklara her zamankinden daha fazla değer katan bir seviyeye erişmiştir. Orta Koridor ve Kalkınma Yolu projeleri ile Türkiye, Avrupa’nın küresel pazarlara erişimini genişletmeye hazırdır. Orta Koridor, Güney Kafkasya, Hazar Denizi ve Orta Asya üzerinden Asya ile Avrupa arasında güvenli, verimli ve jeopolitik açıdan istikrarlı bir alternatif sunmaktadır. Kalkınma Yolu projesi ise Basra Körfezi’nden Irak ve Türkiye üzeri Avrupa’ya uzanan bir kuzey-güney hattı oluşturmayı hedeflemektedir. Dolayısıyla, üzerinden Hazar Denizi bağlantılı ulaştırma koridoru geçen ve Basra Körfezi ile koridor bağlantısı projesi yürüten Türkiye’nin stratejik ortaklığı, Basra ve Hazar erişiminde Üç Deniz Girişimi’ne sunacağı bütüncül koridor yönetimi ile girişimi 5 deniz stratejik ortaklığı seviyesine taşımaktadır.”
Asya ve Avrupa kıtaları 5 kara yolu geçişiyle Türk Boğazları üzerinden bağlandı
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Türkiye’nin Üç Deniz Girişimi’ne stratejik ortaklık perspektifinin yalnızca coğrafi konumuna değil, aynı zamanda altyapı kapasitesine de dayandığını söyledi.
Uraloğlu, Asya ve Avrupa kıtasının biri Avrasya Tüneli ile boğazın altından ve 3’ü köprü ile boğazın üstünden olmak üzere İstanbul Boğazı’nda 4, dünyanın en büyük açıklığına sahip 1915 Çanakkale Köprüsü de dahil edilirse 5 kara yolu geçişiyle Türk Boğazları üzerinden bağlandığını ifade etti.
Demir yolu ulaşımında ise İstanbul Boğazı’nın altından Marmaray geçişiyle kesintisiz raylı sistem taşımacılığı yapıldığına işaret eden Uraloğlu, şöyle konuştu:
“Ancak ileriye yönelik hedeflerimiz için bunu da yeterli görmüyoruz. Kara yolu taşımacılığı için İstanbul Boğazı üzerinden 3. köprüyü tasarlarken bugünleri düşünerek orta kısmında demir yolu geçişi planladık. Kara yolu taşımacılığı için halihazırda kullanılmakta olan ve dünyanın en geniş köprüsü olan bu köprünün çift hat demir yolu ile de hizmet vermesi için yaklaşık 5 milyar dolar yatırım hazırlığındayız.
Tabii ki bu altyapıları inşa etmek yetmiyor, iyi bir sınır işbirliği de yapmamız gerekiyor. Bu konuda komşumuz Bulgaristan’a teşekkür etmek istiyorum, iyi bir işbirliğimiz mevcut. Bulgaristan ile son olarak yeni bir demir yolu sınır geçişi açmak için mutabakat zaptı imzaladık. Bu yeni geçişle ilerleyen yıllarda demir yolu sınır geçişinde kapasite sorununun önüne geçmeyi hedefliyoruz.
Dünya standartlarındaki altyapımız ve genişleyen yüksek hızlı tren ve otoyol ağımızla, kıtaların kesişim noktasında bir lojistik gücüz. Projelerimiz sayısız ödüle layık görülmektedir. Son olarak, geçen hafta OECD bünyesinde başlatılan Mavi Nokta Ağı girişiminde sertifika almaya hak kazanan ilk proje biraz önce bahsettiğim Avrasya Tüneli olmuştur.”
Bakan Uraloğlu, ayrıca Türkiye’nin büyük havaalanları ve otoyol projeleri gibi mega projelerle hayata geçirilen kamu-özel sektör işbirliği konusundaki engin tecrübesiyle Üç Deniz Girişimi Yatırım Fonu’nun dönüştürücü projeler gerçekleştirme kapasitesini artırmaya katkı sunmaya hazır olduğunu dile getirdi.
Türkiye’nin akıllı ulaşım, yeşil lojistik ve dijital altyapıya yönelik ulusal stratejilerinin, Avrupa’nın sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu olduğuna işaret eden Uraloğlu, “Üç Deniz Girişimi’nin yeşil ve dijital hedeflerine de kıymetli katkılar sağlayacaktır.” dedi.
Bakan Abdulkadir Uraloğlu, enerji güvenliğinin Orta ve Doğu Avrupa için ön planda olduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:
“Türkiye, değişen enerji dinamiklerine başarıyla uyum sağlamıştır. Kendi enerji güvenliğini temin etmenin yanı sıra başta komşularımız ve ortaklarımız olmak üzere Avrupa’nın enerji arz güvenliğinin korunmasında da aktif rol oynamaktadır. Güçlü altyapımız ve temiz enerji potansiyelimizle, bölgemizin enerji güvenliğine katkı sunmaya devam edeceğiz.
Türkiye, Üç Deniz Girişimi ülkeleriyle birlikte bağlantısallığı artırılmış daha müreffeh bir bölge inşa etmeye hazırdır. Stratejik ortaklık başvurumuzun kabulü için tüm üye ülkelere ülkem adına teşekkürlerimizi iletmek isterim. Stratejik ortaklık ilişkisine sahip olduğumuz ev sahibi Polonya’ya da desteklerinden dolayı ayrıca teşekkür ederim.”
Öte yandan, Bakan Uraloğlu, zirveye katılan diğer ülkelerin hükümet yetkilileriyle görüş alışverişinde bulundu.
Üç Deniz Girişimi
Üç Deniz Girişimi’ne Karadağ ve Arnavutluk resmi pozisyonda ortak üye olarak katılırken, Türkiye’nin yanı sıra İspanya girişime stratejik ortak oldu.
Enerji, ulaştırma ve telekomünikasyon sektörlerindeki altyapıyı birbirine bağlamayı hedefleyen girişim, kuzey-güney eksenindeki ülkeleri entegre etmek amacıyla Avrupa Birliği (AB) desteğiyle 2015’te Polonya ve Hırvatistan’ın öncülüğünde başlatıldı.
Girişim, Orta ve Doğu Avrupa’da enerji, ulaştırma ve dijitalleşme alanlarındaki altyapı eksikliklerinin giderilmesini hedefliyor.
Girişimin öncelikli projeler listesinde 143 proje yer alıyor. Üç Deniz Girişimi, başlangıçta Avusturya, Bulgaristan, Hırvatistan, Çekya, Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Polonya, Romanya, Slovakya ve Slovenya olmak üzere 12 AB üye ülkesini bir araya getirmişti.
Söz konusu işbirliğinin Üç Deniz Girişimi olarak adlandırılmasında, 12 ülkenin coğrafi bakımdan Baltık, Adriyatik ve Karadeniz arasında konumlanması ve bu 3 deniz üzerinden dünya pazarlarına erişmeyi hedeflemesi belirleyici oldu.
Girişim, 2023’te Yunanistan’ı da kapsayacak şekilde genişledi.
ABD, Japonya, Avrupa Komisyonu ve Almanya da girişimin stratejik ortakları arasında yer alıyor.
Yaklaşık 550 milyar avroluk altyapı ihtiyacı
Türkiye, Üç Deniz Girişimi’nin önemli projelerinden biri olan Via Carpatia’da da yer alıyor. Otoyol, Litvanya’nın Klaipeda Limanı’ndan (Polonya, Slovakya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan’dan sonra) Selanik Limanı’na ve buradan İstanbul’a uzanıyor.
Türkiye’nin söz konusu girişimde daha fazla yer alması, bölge güvenliğine, özellikle Karadeniz havzasına, savunmasına ve ekonomik canlılığına artı ve somut değerler katması bekleniyor.
Öte yandan, Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinde başta ulaşım olmak üzere altyapı Batı Avrupa ülkelerine kıyasla daha eski ve yetersiz durumda olduğundan 2030’a kadar ulaştırma alanında 290 milyar avro, enerjide 88 milyar avro ve telekomünikasyonda 160 milyar avro tutarında altyapı yatırım ihtiyacı olduğu tahmin ediliyor.